EĞİTİM ve DEĞİŞİM SEMİNERLERİNİN YEDİNCİSİ DÜZENLENDİ

E-DER Eğitim ve Değişim Derneği – İstanbul Medipol Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen Eğitim Değişim Seminerlerinin yedincisi Bursa Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde üniversitenin Merkez Yeleşkesi Turkuaz salonunda gerçekleştirildi.   Hicri 29 Rebiülevvel 1439 / Miladi 17 Aralık 2017 PAZAR günü “Değişim İçin Bilinçli Tüketim” başlığı ile gerçekleşen seminerin konuşmacısı Bursa Teknik Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim üyesi Doç.Dr.Ali Çağlar ÇAKMAK oldu.

E-DER Bursa Gönüllü Danışmanı Ümit Sadık KURŞUN, Bursa Teknik Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Şube Müdürü  ve Daire Başkan Vekili Murat SAK ve E-DER Yön. Kur. Bşk. Yrd. Adnan ŞENGÜL’ün selamlama konuşmalarıyla başlayan seminer programı; akademisyenlerin, sendika ve çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin ve çeşitli branşlardan öğretmenlerin katılımı ile gerçekleşti.

 

E-DER Bursa Gönüllü Danışmanı Ümit Sadık KURŞUN’nun ardından söz alan Bursa Teknik Üniversitesi adına katılımcıları selamlayan Murat SAK, “Kıymetli hazirun Bursa Teknik Üniversitemiz Analitik Düşünme Öğrenci Topluluğu olarak “Eğitim Değişim Seminerleri”ne ev sahipliği noktasında program ortağı olarak hizmet etmekten  canı gönülden gurur duyuyoruz. Bursa Teknik üniversitesi olarak bizler bir yandan öğrencilerimizi sivil hayata, sosyal sorumluluk projelerine sosyal hayata hazırlarken diğer yandan da ülkemizin nadide, ender sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapmalarını sağlayarak onları bir taraftan sosyal sorumluluk projeleri içerisinde yer almalarını teşvik ediyor diğer taraftan da akademik gelişimleri için çok önemli bir gayret ediyoruz. Aramızda şehir dışından gelen misafirlerimizin de olduğunu görüyorum, inşallah verimli ve faydalı bir program olur. Hepinizin bilinçli tüketiciler olmasını diliyorum, değişmeyen tek şeyin değişimin kendisi olduğu bilinciyle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum” dedi ve katılımcılara teşriflerinden dolayı teşekkür etti.

Daha sonra söz alan  E-DER Yön. Kur. Bşk. Yrd. Adnan ŞENGÜL, katılımcıları selamlayarak: “Bursa Teknik Üniversitesi iş birliğinde gerçekleştirdiğimiz Eğitim Değişim Seminerleri programına hoş geldiniz diyor, her birinizi yönetim kurulumuz adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Değerli misafirler, bizler İstanbul’dan geliyoruz. Eder Yön. Kur. Başkanımız Ali Kocadayı’nın ve tüm yönetim kurulu üyelerimizin sizlere selamlarını getirdik.

Eğitim Değişim temasıyla düzenlediğimiz seminerler dizisinin, 7.sini icra etmek üzere sizlerle bir arada bulunmaktan son derece mutluyuz. Bursa Teknik Üniversitemizin ve hocalarımızın desteği ile, siz değerli misafirlerimizin katılımlarıyla gerçekleştirdiğimiz bu çalışmalarımızın faydalı bir gelenek namzedi olmasından son derece heyecanlıyız. Bundan önceki seminerlerimizi genelde İstanbul olmak üzere Konya ve Denizli illerimizde gerçekleştirdik. Son olarak geçtiğimiz Eylül ayında  İstanbul Medipol Üniversitesinde helal ve sağlıklı beslenme konusunda “ Değişim İçin Helal ve Sağlıklı Besleniyorum” seminerimizi yaptık. Bugün de burada gerçekleştireceğimiz “Değişim İçin Bilinçli Tüketim” konulu seminerimizde değerli hocamız Doç. Dr. Ali Çağlar ÇAKMAK’tan öğreneceğimiz bilgilerin her birimizin hayatında değişime vesile olmasını temenni ediyorum.” dedi

Seminere konuşmacı olarak katılan Bursa Teknik Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim üyesi Doç.Dr.Ali Çağlar ÇAKMAK  “Değişim İçin Bilinçli Tüketim” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi.

Konuşmasına E-DER yönetimine teşekkür edip katılımcıları selamlayarak başlayan ÇAKMAK, İlk olarak tüketici kavramının tanımını yaptı ve: “Tüketici davranışı, insan davranışının alt bölümlerinden biridir. İnsan davranışı da bireyin çevresiyle etkileşime geçtiği bütünsel süreci ifade eder. Tüketici davranışları ise, satın alma bağlamında insan davranışlarının özel türleriyle ilgilenir. ” dedi.

İhtiyaç ifadesine atıfta bulunarak: “Herhangi bir şeyin yokluğunun meydana getirdiği gerilim halidir. İhtiyaç, doğal veya kurulu dengesindeki bir bozulma halidir. İhtiyaç yoksunluk hissinin belirtisidir.

Tüketici ihtiyaçları onun davranışlarının asıl kaynağıdır.” diyen ÇAKMAK, İstek, kültür ve kişilikle, belirlenen ihtiyaçları giderme şeklidir. İstekler satın alma gücüyle desteklendiğinde taleplere dönüştüğünü ifade etti daha sonra üretim ve kontrolsüz tüketim davranışları konusuna değindi ve: “Üretimin tüketimi baskı altına alması söz konusudur.Tüketicilerin ihtiyaç odaklı tüketim yaklaşımı, üretim miktarındaki aşırı artış nedeniyle yeni ihtiyaçlar oluşturma ve «ihtiyaç hissettirme» fikriyle yeni tüketim alanları oluşturulmaya başlanmıştır. Eskiden ürün yıpranmasın, iyi kullanalım diye öğüt verilirdi, şimdi ürünün yıpranmasına fırsat verilmiyor, ürünler fazla fazla alınıyor ve yıpranmıyor bile. Eskilerin bir sözü var “üzerinde paralansın” diye yani eşyayı eskit hakkını ver anlamında kullanılan söz. Şimdi eşya eskimiyor” dedi ve daha sonra kontrolsüz tüketim davranışları konusundan bahsederek sözlerine şöyle devam etti: “Tüketimin ana amacı, ihtiyaçları karşılama ve yaşamın devamını sağlama şeklinde özetlenebilir. Ama üretimin tüketim üzerinde oluşturduğu baskıyla beraber ihtiyaç dışı tüketim kavramı gündeme gelmiştir. İhtiyaç dışı tüketimle beraber, tüketicilerin şu kontrolsüz tüketim davranışlarını sergiledikleri görülmektedir:

  • HEDONİZM (HAZCILIK)
  • PLANSIZ (İÇTEPİSEL) SATIN ALMA DAVRANIŞI
  • TUTKULU SATIN ALMA (SATIN ALMA TAKINTISI)

Plansız satın alma davranışları başlığıyla sunumuna devam eden ÇAKMAK “Plansız (impulsive) satın almalar, herhangi bir plana dayanmadan çoğunlukla bir dürtünün aniden ortaya çıkmasının sonucunda yapılan alımlardır. Tüketicinin alışverişe çıktığında satın almayla ilgili bir planının olmaması durumunda satın alma karar sürecinin tüm aşamaları mağaza içinde gerçekleşir.

Plansız satın almaların farklı türlerinden söz edilebilir:

  • Tamamen plansız alımlar: Yeni bir ürünü/markayı görüp ona sahip olma isteği.
  • Hatırlamalarla yapılan plansız alımlar: Önceden alışveriş listesinde olup da alınması unutulan bir ürünü hatırlayıp anında alım yapma.
  • Öneriyle gelen plansız alımlar: Önceden hissedilmeyen bir ihtiyacı tatmin eden bir ürünle karşılaşılıp ürünün ve diğer unsurların çekiciliğine kapılarak yapılan alımlar.
  • Yapılan planlı alışverişin getirdiği plansız alımlar: Bir markayı alma planı ile alışverişe gidip diğer markanın çekiciliğine, promosyonuna kapılarak alım yapılması..” 

 

Doç. Dr. Ali Çağlar ÇAKMAK sözlerinin devamında tutkulu satın alma takıntısına değinerek: “Bireylerin ihtiyaç duymadıkları ve kullanmayacakları ürünleri satın almaları olarak tanımlanabilecek tutkulu satın alma ya da satın alma takıntısı yaklaşımında, birey aslında aldıklarına çok az değer verir. Haz aldığı ve tatmin sağladığı şey, satın aldıklarına sahip olma duygusudur. Kompulsif satın alma rahatsızlığına sahip kişiler sosyal statü kazanma, modaya uyma, taklit etme, ilgi görme gibi kültürel, sosyal ve psikolojik faktörler nedeniyle alışveriş yapma konusunda takıntı sahibi olurlar.

Satın alma takıntısına sahip kişilerin özellikleri:

Kendilerini kötü hissettiklerinde alım yaparlar ve alım ile rahatlama hissi yaşarlar.

Genellikle kadındırlar.

 Alışverişe bir tür bağımlılık duyarlar, tıpkı alkol bağımlılığı gibi.

Diğer bağımlılık türlerine de yatkınlıkları vardır.

Kendilerine güvenleri azdır.

Alma duygusunu kontrol etmede güçlük yaşarlar.

Hemen herkesin zaaf duyduğu ürünler vardır. Erkeklerin de kadınların da kendilerine göre zaafları var. Zaaflarımızla yüzleşelim..” dedi.

ÇAKMAK konuşmasının bilinçli tüketimin önündeki engelleri açıklayarak tüketimin kontrol altına alınması için 2 temel maddeden bahsetti:

  • Üretimi kontrol altına alıp, ihtiyaç fazlası üretim yaptırmamak
  • Tüketicilerin kendi istekleriyle, gönüllü olarak ihtiyaçlarına göre ve daha az tüketmeleri

Sözlerinin devamında Gönüllü Sadelik kavramına da değinen ÇAKMAK: “Gönüllü sadelik hareketi modern toplumun «iyi yaşam» tanımını sorgulamakta ve insanın iç dünyasını zenginleştiren, sosyal yönden yararlı ve çevresel açıdan sürdürülebilir olan daha az materyalist bir yaşamı savunmaktadır. Dolayısıyla gönüllü sadeliğin özünün, bireyin dış dünyasında olabildiğince sade ve basit, iç dünyasında ise zengin ve derinliği olan bir yaşam olduğu ifade edilebilir. “ dedi.

ÇAKMAK konuşmasının son bölümünde de  katılımcılara bilinçli tüketim için bazı önerilerde bulundu ve şunları sıraladı:

  • İhtiyacınızdan fazla yiyecek almayın
  • Evde yemek yapın
  • İşyerine evden yemek götürün
  • Kaliteli ürünler alın (markalar değil)
  • Para yerine zamanla düşünün
  • 100 liradan daha pahalı bir ürünü satın almadan önce iki gün bekleyin.
  • Alışverişe yorgun ve aç çıkmayınız.
  • Alışverişe mutlaka alışveriş listesi hazırlayıp çıkınız.
  • Zaman zaman kredi kartı yerine nakit alım yapın.

Programın devamında son olarak soru-cevap bölümüne geçildi. Doç. Dr. Ali Çağlar ÇAKMAK salondaki soru soran kişilerin sorularını cevaplandırdı. Soru-cevap bölümünün akabinde plaket takdimi ve sahnede hatıra fotoğrafıyla program sona erdi.